Velayet Düzenlenirken Çocuğun Üstün Yararı Göz Önünde Tutulur

Velayet Düzenlenirken Çocuğun Üstün Yararı Göz Önünde Tutulur

Anne Babanın Boşanma Davasındaki Kusurları Çocuğun Üstün Yararını Etkilemediği Sürece Velayet Düzenlenirken Dikkate Alınmaz.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi         2020/2421 E.  ,  2020/3407 K.

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Velayet düzenlemesi yapılırken; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun “Üstün yararı” (BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m. 3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi m. 1; TMK. md.339/1, 343/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m. 4/b)’dır. Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. İlk derece mahkemesince tarafların ortak çocuğu 2008 Doğumlu ..k’un velayeti sosyal inceleme raporunda velayetin anneye verilmesinin uygun olduğunun belirtilmesi gerekçesiyle, davacı-karşı davalı anneye verilmiş, davalı-karşı davacı baba tarafından velayet yönünden de istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince çocuğun mevcut yaşam koşullarından memnun olduğu, uzman tarafından da çocuğun velayetinin anneye verilmesinin uygun olacağının belirtildiği, uzman görüşünden ayrılmayı gerekli kılan bir olgu ve delil bulunmadığı gerekçesiyle babanın velayet düzenlemesine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Davalı-karşı davacı baba, temyiz aşamasında sunmuş olduğu dilekçesinde, davacı-karşı davalı annenin ortak çocuğa fiziksel şiddet uyguladığı, evlilik dışı başka biri ile birlikte yaşadığı ve ortak çocuğun ihtiyaçlarının temin edilmediğini beyan etmiş, ortak çocuk tarafından yazıldığı iddia olunan 18/6/2020 havale tarihli, annesi tarafından fiziksel şiddet gördüğü, evlilik dışı birliktelik yaşadığı, kendisinin bu durumdan rahatsız olduğu, annesinin ihtiyaçlarını temin etmediği ve babası ile yaşamak istediği içeriğine dair mektubu temyiz dilekçesine eklemiştir. Velayet kamu düzenine ilişkin olup karardan sonra gerçekleşen olayların dikkate alınması gerekir. O halde, davalı-karşı davacı babanın temyiz aşamasında sunduğu mektubun içeriği ve kendisi tarafından yazılıp yazılmadığına dair ortak çocuk 2008 Doğumlu Tayfun Pamuk’un, beyanı da alınarak tüm delillerin hep birlikte değerlendirilmesi suretiyle gerçekleşecek sonucuna göre ortak çocuğun velayeti konusunda karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.29.06.2020

Yorumlar kapalı