Hak Sahibi Olmayan Kurum Avukatına Avukatlık Vekalet Ücreti Ödenmesi Suretiyle Kamu Zararına Neden Olunması – Sayıştay Kararı
Yılı 2018
Dairesi 6
Karar No 749
İlam No 114
Tutanak Tarihi 25.6.2020
Avukatlık Vekalet Ücreti
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi ve duruşmaya katılan sorumluların sözlü savunmalarının dinlenmesi sonucunda;
Belediyece … tarihinde emekli olması nedeniyle hak sahibi olmayan avukata avukatlık vekalet ücreti ödendiği görülmüştür.
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Avukat ücretlerinin dağıtımı” başlıklı 82’nci maddesinde; Belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekâlet ücretlerinin; avukatlara (49’ uncu maddeye göre çalıştırılanlar dâhil) ve hukuk servisinde fiilen görev yapan memurlara dağıtımı hakkında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanacağı,
02.11.2011 tarih ve 28103 Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan 659 Sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin “Yürürlükten kaldırılan ve uygulanmayacak hükümler ile atıflar” başlıklı 18 inci maddesinin 1 inci fıkrasında; 2/2/1929 tarihli ve 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun’un yürürlükten kaldırıldığı, diğer mevzuatta 1389 sayılı Kanuna yapılan atıfların bu Kanun Hükmünde Kararnameye yapılmış sayılacağı,
hükümlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 82’nci maddesine göre, avukat vekâlet ücretleri dağıtımının 659 Sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde yapılması gerekmektedir.
659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin “Davalardaki temsilin niteliği ve vekalet ücretine hükmedilmesi ve dağıtımı” başlıklı 14’üncü maddesinde avukat vekalet ücretlerinin dağıtımı hususu düzenlenmiştir. 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 14’üncü maddesine göre ödenecek vekalet ücretlerinin dağıtımına ilişkin usul ve esasları düzenleyen “Vekalet Ücretlerinin Dağıtımına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” de 07.08.2012 tarih ve 28347 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.
659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin “Davalardaki temsilin niteliği ve vekalet ücretine hükmedilmesi ve dağıtımı” başlıklı 14’üncü maddesinde;
“(1) Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tarafından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekalet ücreti takdir edilir.
(2) İdareler lehine karara bağlanan ve tahsil olunan vekalet ücretleri, hukuk biriminin bağlı olduğu idarenin merkez teşkilatında bir emanet hesabında toplanarak idare hukuk biriminde fiilen görev yapan personele aşağıdaki usul ve sınırlar dahilinde ödenir.
a) Vekalet ücretinin; dava ve icra dosyasını takip eden hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü veya avukata %55’i, dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40’ı (…) (1) eşit olarak ödenir.
b) Ödenecek vekalet ücretinin yıllık tutarı; hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü, avukatlar için (10.000) gösterge (…) (1) rakamının, memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarının oniki katını geçemez.
c) Yapılacak dağıtım sonunda arta kalan tutar, hukuk biriminde görev yapan ve (b) bendindeki tutarları dolduramayan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara ödenir. Bu dağıtım sonunda arta kalan tutar üçüncü bütçe yılı sonunda ilgili idarenin bütçesine gelir kaydedilir.
(3) Hizmet satın alınan avukatlara yapılacak ödemeler bu madde kapsamı dışındadır.” hükmü bulunmaktadır.” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan hükmün yapılacak dağıtımın usul ve esaslarını düzenleyen 2’nci fıkrasında, vekalet ücretinin fiilen görev yapan personele ödeneceği, söz konusu fıkranın (a) bendinde ise, ilgililerin vekalet ücretine hak kazanabilmesi için dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmanın gerekli olduğu açıkça ifade edilmiştir. Bir başka deyişle, ilgilinin vekalet ücretine hak kazanması için, ilgili mevzuatında sayılan unvanlardan birine haiz olmasının yanı sıra, fiilen hukuk biriminde çalışması ve söz konusu çalışmanın vekalet ücretinin dağıtıldığı yıl içinde en az altı ay süre devam etmesi bir zorunluluktur.
Yukarıda yer verilen hüküm uyarınca, öncelikle belirtmek gerekir ki, hak sahibi olmak için birimde en az altı ay çalışma şartı getirilen bir ödemenin, bahse konu 6 aylık süre beklenmeksizin sene başında dağıtılması başlı başına hatalı bir uygulamadır. Zira, hak sahibi olmak için gerekli süre şartı tamamlanmaksızın kişilere vekalet ücreti ödenmesi ile birlikte, kişinin süre şartını tamamlanmadan görevden ayrılması halinde, esasen vekalet ücretine müstehak olmayan bir kişiye ödeme yapılmış olacaktır.
Sorgu konusu olayda, vekalet ücretinin … tarihinde mevzuatta öngörülen hak kazandırıcı altı aylık süre beklenmeksizin ilgililere ödendiği, ödeme yapılan avukat …’ın ise vekalet ücreti dağıtımının yapıldığı tarihten önce, … tarihinde emekli olduğu görülmekte olup bu durumda kişinin fiilen çalışma şartını sağlamadığı açıktır. Dolayısı ile bahse konu kişiye avukatlık vekalet ücreti ödenemez.
10.12.2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 71’inci maddesinde kamu zararı; “kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması” şeklinde tanımlanmış ve söz konusu maddenin ikinci fıkrasındaki (g) bendinde de; “Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması” kamu zararına sebebiyet veren haller arasında sayılmıştır. Fiilen çalışma şartını sağlamayan kişiye, mevzuat uyarınca müstehak olmadığı halde avukatlık vekalet ücreti verilmesi mevzuatında öngörülmediği halde yapılan bir ödeme olması nedeniyle kamu zararıdır.
Sorumlular tarafından, fiilen çalışma şartının avukatlar için değil, hukuk biriminde görevli memurlar için getirilmiş bir şart olduğu, ilgiliye yapılan ödemenin müktesep hak niteliğinde olduğu, dava takibi ve dosya işlemleri için mesleki bilgi ve emeğini harcayan avukata Avukatlık Kanunu uyarınca vekalet ücreti ödenmesinin zorunlu olduğu ifade edilmiş olsa da; 659 sayılı Kanun’un 14’üncü maddesinin 2’nci fıkrasının (a) bendinde açıkça “… dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40’ı (…) (1) eşit olarak ödenir.” denilmek suretiyle fiili çalışma şartının unvan bazında bir ayrım yapılmaksızın mevzuatta yer verilen ve vekalet ücreti alabilecek tüm personel için geçerli olduğu ifade edilmiştir. Kanun koyucunun avukatları fiilen çalışma şartından muaf tutmak yönünde bir iradesi olması durumunda söz konusu hükmü bu iradeyi ortaya koyacak şekilde düzenleyebileceği aşikardır.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Harcama talimatı ve sorumluluk” başlıklı 32’nci maddesinde;
“…
Harcama yetkilileri, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumludur.”,
Mezkur Kanun’un “Giderin gerçekleştirilmesi” başlıklı 33’üncü maddesinde ise;
“…
Gerçekleştirme görevlileri, harcama talimatı üzerine; işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler.
…
Gerçekleştirme görevlileri, bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken iş ve işlemlerden sorumludurlar.”
denilmektedir.
Sayıştay Genel Kurulunun 14.06.2007/5189-1 sayılı Kararının “Sorumlular” başlıklı 3’üncü bölümünde, harcama yetkililerinin ve gerçekleştirme görevlilerinin sorumlulukları açıklanmış olup; ödeme emri belgesini düzenlemekle görevlendirilmiş gerçekleştirme görevlilerinin düzenlediği belge ile birlikte harcama sürecindeki diğer belgelerin doğruluğundan ve mevzuata uygunluğundan harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu tutulması gerektiği belirtilmiştir.
Yukarıdaki mevzuat hükümleri ve yapılan açıklamalar uyarınca, oluşan kamu zararında Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisinin sorumluluğu bulunmaktadır.
Bununla birlikte, 5018 sayılı Kanun’un “Muhasebe hizmeti ve muhasebe yetkilisinin yetki ve sorumlulukları” başlıklı 61’inci maddesinde; muhasebe yetkililerinin ödeme aşamasında ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde yetkililerin imzasını, ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamam olmasını, maddi hata bulunup bulunmadığını ve hak sahibinin kimliğine ilişkin belgeleri kontrol etmekle yükümlü olduğu hüküm altına alınmıştır. Muhasebe yetkilisi, ilgilerin ödemeye müstehak olup olmadığını kontrol etmediği gerekçesi ile sorumlu tutulmuş olsa da;
Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliği’nin “Mahkeme harç ve giderleri” başlıklı 24’üncü maddesinde;
“Mahkeme harç ve giderlerinin ödenmesinde aşağıdaki ödeme belgeleri aranır:
…
ç) 2/2/1929 tarihli ve 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekalet Hakkında Kanun ve 12/8/1961 tarihli ve 5/1560 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan 1389 Sayılı Kanuna Göre Vekalet Ücreti Tevzi Yönetmeliği uyarınca, tahsilinde bütçeye gelir kaydedilen vekalet ücretlerinin bütçeye gider yazılarak ilgililere ödenmesinde; Tahsil Edilen Vekalet Ücretleri Listesi” denilmiş olup anılan Yönetmelik’in “Ödemenin kimlere yapılacağı” başlıklı 7’nci maddesinde;
“ğ) Mahalli idare personelinin aylık, ücret ve düzenli olarak yapılan benzeri alacaklarının, harcama yetkililerince yazılı olarak görevlendirilen mutemetlere ödenmesinde, Mutemet Görevlendirme Yazısı (Örnek: 6).”
hükmüne yer verilmiştir.
Sorgu konusu olayda, Hukuk Müşavirliği tarafından vekalet ücreti ödemelerinin mutemet kanalı ile gerçekleştirilmesi yönünde karar alınmış olup, söz konusu vekalet ücretleri muhasebe işlem fişi ile mutemet hesabına yapılmıştır. Bu çerçevede, ilgili mevzuat uyarınca muhasebe yetkilisinin mutemet görevlendirme yazısını kontrol etme yükümlüğü olduğu ve söz konusu yükümlüğün yerine getirildiği anlaşıldığından muhasebe yetkilisine sorumluluk atfedilemeyeceği değerlendirilmektedir.
Bu itibarla, hak sahibi olmayan avukata avukatlık vekalet ücreti ödenmesi suretiyle neden olunan kamu zararı tutarı …-TL’nin Harcama Yetkilisi … ve Gerçekleştirme Görevlisi …’a müştereken ve müteselsilen 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 53’üncü maddesi gereğince hüküm tarihinden itibaren işleyecek faizi ile ödettirilmesine,
Muhasebe Yetkilisi …’ın ise oluşan kamu zararından sorumlu tutulmamasına,
Anılan Kanun’un 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.