Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/7489 E. , 2021/6746 K.
-Torunla Görüşülmesi, Kişisel İlişki Kurulması
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Torunla Kişisel İlişki Kurulması
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı, kişisel ilişki kurulması istenilen 26.10.2007 doğumlu …’in babaannesidir. Davacının oğlu ve küçüğün babası … 22.06.2014 tarihinde vefat etmiştir. Olağanüstü hallerin varlığı halinde, çocuğun babaannesinin de çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı mevcuttur (TMK m. 325). Davacının oğlu olan baba vefat ettiğine göre, olağanüstü halin mevcut olduğunun kabul edilmesi gerekir. Her ne kadar, ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince, özellikle babaya yöneltilen icra takibinin, babanın vefatından sonra mirasçı sıfatı ile davalı anne ve torun Gökdeniz’e yöneltildiği, bu nedenle çocuk ile babaanne arasında kişisel ilişkinin kurulmamasının çocuğun menfaatine olduğu belirtilmiş ise de; vefat gibi olağanüstü bir durumun varlığı halinde büyük anne ve büyük baba ile torun arasındaki kişisel ilişki, bir hukuk davasındaki zorunlu husumetin üzerinde değerlendirilmesi gereken önemli bir durumdur. Babaannenin kalan ömründe, küçük ile sağlıklı bir kişisel ilişki kurulması hem küçüğün hısımlık bağlarının gelişmesi hem de babaannenin torun sevgisini yaşaması açısından önem taşımaktadır. Ayrıca, davacı babaanne tarafından daha önce açılan ve aynı nedenle reddedilip kesinleşen kişisel ilişki talepli dava da göz önüne alınarak babaannenin kişisel ilişki kurulmasındaki ısrarlı tavrı değerlendirildiğinde, düzenlenecek kişisel ilişkinin davacı açısından torun sevgisinin tadılması ve özlem giderilmesini, küçük açısından hısımlık bağlarının kuvvetlenmesini sağlayacaktır. Aksi halde, torun ile babaanne arasındaki ilişki tamamen kopacaktır. Diğer yandan, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Ancak, çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde, görüşlerinin aksine de karar verilmesi mümkündür. O halde mahkemece, küçüğün, eğitim durumunu aksatmayacak, bedeni ve fikri gelişimini olumsuz etkilemeyecek ve davalı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olmayacak şekilde davacı babaanne ve çocuk arasında uygun süreli kişisel ilişki düzenlemesi yapılması gerekirken; yazılı gerekçeyle isteğin reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 30.09.2021
Ayrıntılı bilgi için Kayseri Boşanma Avukatı, Ağır Ceza Avukatı, Miras Hukuku, Aile Hukuku, Ceza Hukuku, Taşınmaz Hukuku Avukatı alanında uzman avukatlarımızın bulunduğu Güneş Hukuk ve Danışmanlık Avukatlık Ofisine ulaşabilirsiniz…