Haksız Koruma Tedbirinde Reddedilen Kısım İçin Karşı Vekalet Ücreti

Haksız Koruma Tedbirinde Reddedilen Kısım İçin Karşı Vekalet Ücreti

12. Ceza Dairesi 2019/13517 E. , 2021/4158 K.

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : 466 sayılı yasa uyarınca tazminat
Dava Tarihi : 26/12/2013
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 343,11 TL maddi, 4.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Temyiz Edenler : Davalı vekili, davacı vekili

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan … 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/58 Esas – 2013/83 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma suçundan 05.01.2005-03.06.2005 tarihleri arasında 149 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 10.07.2013 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanunda öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Gerekçeli karar başlığında “466 sayılı yasa uyarınca tazminat” yerine “koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” olarak yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Davacının 20.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 1.749,31 TL maddi, 4.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede davacının haksız tutuklandığı tarihte infaz koruma memuru olarak çalışmaktayken 15.03.2005 tarihinde emekli olmak zorunda kaldığına dair iddiaları karşısında, davacının emekli olduğu tarih tespit edilip, bu tarihe kadar maaşının ne kadarlık kısmının kendisine ödendiği açıklığa kavuşturularak, emekli olduğu tarihten tahliye olduğu tarihe kadar ise maddi zararın tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 343,11 TL maddi, 4.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup,
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin, davanın reddi gerektiğine, hükmedilen tazminat miktarının fahiş olduğuna, reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücreti ödenmesi gerektiğine ilişkin, davacı vekilinin, hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Davacının emekli olduğu 15.03.2005 tarihi ile tahliye olduğu 03.06.2005 tarihleri arasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplanacak 916,03 TL’nin gelir kaybı olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın altında kalacak şekilde 343,11 TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı aleyhine eksik maddi tazminata hükmolunması,
2-Davacının 15.03.2005 tarihinde emekli olması sebebiyle hükmedilen maddi tazminat miktarına 15.03.2005 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiğinin gözetilmememesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan maddi tazminata ilişkin bölümlerin tamamının hükümden çıkarılması ve yerine “davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 916,03 TL maddi tazminatın 15.03.2005 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı hazineden tahsiline” ibaresinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yorumlar kapalı